Atopik dermatit, halk arasında yaygın bilinen adıyla egzama, çocukluk çağında en sık görülen kronik cilt hastalıklarından biridir. Kaşıntılı, kuru ve iltihaplı cilt lezyonları ile seyreden bu hastalık, hem çocuğun yaşam kalitesini hem de ailenin günlük yaşamını önemli ölçüde etkileyebilir. Son yıllarda dünya genelinde ve Türkiye’de çocuklarda atopik dermatit vakalarında ciddi bir artış gözlenmektedir. Bu yazıda, atopik dermatitin ne olduğu, neden çocuklarda arttığı ve nasıl başa çıkılabileceği detaylı şekilde ele alınacaktır.

Atopik Dermatit (Egzama) Nedir?

Atopik dermatit, cildin kronik ve tekrarlayan şekilde iltihaplanması ile karakterize olan bir alerjik cilt hastalığıdır. Genellikle bebeklik ya da çocukluk döneminde başlar, bazen ergenliğe kadar sürer, bazen de erişkinlikte devam edebilir.

Temel özellikleri şunlardır:

  • Şiddetli kaşıntı

  • Cilt kuruluğu

  • Kızarıklık, pullanma ve çatlama

  • İltihaplı, sızıntılı yaralar

  • Uyku bozuklukları ve huzursuzluk

Atopik dermatit, alerjik nezle, astım gibi diğer atopik hastalıklarla birlikte görülebilir. Bu durum atopik yürüyüş olarak adlandırılır.

Hangi Yaşlarda Görülür?

Atopik dermatit genellikle çocukluk çağında başlar:

  • %60’ı ilk 1 yaşta başlar

  • %90’ı 5 yaşından önce gelişir

  • Bazı çocuklarda belirtiler ergenlikle hafifler, bazılarında ise erişkinlikte devam eder

Egzamanın Görünüm Özellikleri Yaşa Göre Farklılık Gösterir

  • Bebeklik dönemi (0–2 yaş): Yanaklarda ve alında kızarıklık, kabuklanma, sızıntı

  • Çocukluk dönemi (2–12 yaş): Dirsek içi, diz arkası, boyun gibi kıvrım yerlerinde kaşıntı ve kuruluk

  • Ergenlik ve erişkinlik: Ellerde, ayaklarda ve vücudun diğer bölgelerinde daha yaygın lezyonlar

Atopik Dermatit Neden Olur?

Atopik dermatitin oluşumunda genetik, çevresel ve bağışıklık sistemiyle ilgili faktörler birlikte rol oynar.

1. Genetik Yatkınlık

  • Anne veya babasında astım, alerji ya da egzama olan çocuklarda risk artar.

  • Filaggrin adlı bir cilt proteininde genetik eksiklik, cildin koruyucu bariyerini zayıflatır.

2. Bağışıklık Sisteminin Aşırı Yanıtı

  • Normalde zararsız olan çevresel maddelere karşı bağışıklık sistemi aşırı tepki verir.

  • Cilt, alerjenlere karşı savunmasız hale gelir.

3. Cilt Bariyer Bozukluğu

  • Cilt koruyucu görevini tam yapamaz.

  • Nem tutma özelliği azaldığı için cilt kurur ve çatlar.

  • Alerjenler, mikroplar ve tahriş edici maddeler cilde kolayca nüfuz eder.

Peki, Neden Günümüzde Daha Sık Görülüyor?

Son yıllarda atopik dermatitli çocukların sayısında belirgin bir artış vardır. Bu artışın nedenleri çok yönlüdür:

1. Hijyen Teorisi

  • Aşırı hijyenik yaşam, bağışıklık sisteminin gelişmesini engeller.

  • Bağışıklık sistemi gerçek tehlikeler yerine zararsız maddelere karşı tepki geliştirir.

2. Kentleşme ve Hava Kirliliği

  • Egzoz gazları, partikül maddeler ve ev içi hava kirliliği ciltte inflamasyonu artırır.

  • Kirli hava cilt bariyerini bozar, kaşıntı ve kızarıklığı tetikler.

3. İklim Değişikliği ve Mevsimsel Etkiler

  • Aşırı sıcak, soğuk ve kuru hava cilt kuruluğunu artırır.

  • Klima ve kalorifer gibi iç ortam faktörleri de etkili olabilir.

4. Beslenme Tarzı ve Gıda Alerjileri

  • Paketli ve katkı maddeli gıdalar alerjik yanıtları artırabilir.

  • Yumurta, süt, kuruyemiş gibi alerjen gıdalara duyarlılık egzama ile ilişkilidir.

5. Dijital Ekran Kullanımı ve Uyku Bozuklukları

  • Uyku kalitesinin bozulması bağışıklık sistemini etkiler.

  • Kaşıntı artar, cilt iyileşme süreci yavaşlar.

6. Antibiyotik ve Sezaryen Doğum Oranlarının Artışı

  • Doğum şekli ve erken yaşta antibiyotik kullanımı, bağırsak mikrobiyotasını etkileyerek bağışıklık dengesini bozabilir.

Atopik Dermatit Tedavisi ve Yönetimi

Atopik dermatit tamamen iyileştirilemeyebilir, ancak doğru tedavi ve cilt bakımı ile kontrol altına alınabilir.

1. Cilt Nemlendirme

  • Günde en az 2 kez nemlendirici uygulanmalıdır.

  • Banyodan hemen sonra cilt kurulanmadan sürülmesi önerilir.

  • Parfümsüz ve hipoalerjenik ürünler tercih edilmelidir.

2. Kaşıntının Kontrolü

  • Aşırı kaşıma cildi tahriş eder ve enfeksiyon riskini artırır.

  • Antihistaminik ilaçlar kaşıntıyı azaltabilir.

3. İltihapla Mücadele

  • Hafif durumlarda kortizonlu kremler kullanılır.

  • Orta ve şiddetli vakalarda bağışıklık düzenleyici kremler (takrolimus, pimekrolimus) tercih edilir.

  • Ciddi vakalarda sistemik ilaçlar gerekebilir.

4. Alerjen ve Tetikleyicilerden Kaçınma

  • Sık rastlanan tetikleyiciler: toz, yünlü kıyafetler, sabun, deterjan, sıcak-soğuk farkları

  • Gıda alerjisi varsa eliminasyon diyeti yapılabilir.

Evde Alınabilecek Önlemler

  • Pamuklu kıyafetler tercih edin, yünlü ve sentetik kumaşlardan kaçının.

  • Ilık suyla kısa süreli banyo yaptırın. Sabun kullanımını sınırlayın.

  • Odayı nemli tutun, nem cihazı kullanabilirsiniz.

  • Tırnakları kısa tutun, kaşıntı ciltte tahrişe ve enfeksiyona neden olabilir.

  • Stresi azaltın, stres egzama alevlenmelerini tetikleyebilir.

Egzama ve Psikolojik Etki

Egzama sadece fiziksel bir hastalık değil, aynı zamanda psikolojik etkileri de olan bir durumdur:

  • Uyku bozukluğu

  • Odaklanma sorunları

  • Öz güven eksikliği

  • Sosyal çekinme

Bu nedenle çocukların duygusal sağlığı da izlenmeli ve gerekirse psikolojik destek alınmalıdır.

Ailelere Öneriler

  • Egzama hastalığı utanç verici değil, yönetilebilir bir durumdur.

  • Tedavi süreci sabır ve süreklilik gerektirir.

  • Cilt bakımı günlük yaşamın bir parçası haline getirilmelidir.

  • Doktorunuzun önerdiği ilaçları ve nemlendiricileri düzenli kullanın.

  • Sık alevlenme yaşıyorsa altta yatan gıda veya çevresel alerjenler araştırılmalıdır.

Sık Sorulan Sorular

1. Egzama bulaşıcı mıdır?
Hayır, atopik dermatit bulaşıcı değildir. Cilt yapısıyla ve bağışıklık sistemiyle ilgilidir.

2. Egzama olan çocuk havuza girebilir mi?
Evet, ancak havuz sonrası cilt yıkanmalı ve nemlendirici uygulanmalıdır. Klor bazı çocuklarda tahrişe neden olabilir.

3. Kortizonlu kremler zararlı mı?
Doktorun önerdiği şekilde, sınırlı sürede kullanıldığında faydalıdır ve güvenlidir.

4. Egzama ömür boyu sürer mi?
Birçok çocukta zamanla hafifler ya da tamamen geçer. Ancak bazı bireylerde erişkinlikte de devam edebilir.

Sonuç

Atopik dermatit, çocukların yaşam kalitesini etkileyebilen kronik bir cilt rahatsızlığıdır. Ancak doğru bakım, düzenli tedavi ve tetikleyicilerden korunma sayesinde kontrol altına alınabilir. Günümüzde yaşam tarzı, çevresel faktörler ve modern yaşamın getirdiği değişiklikler egzamanın artışına katkıda bulunuyor. Ebeveynlerin bilinçli yaklaşımı, çocukların hem fiziksel hem de psikolojik olarak sağlıklı büyümesinin anahtarıdır.