Günümüzde pandemi nedeniyle eve kapanmış durumdayız.  Bunun sonucu olarak evde vakit geçirmekten çocukların da canı sıkılmış durumda. Aileler bu günlerde hem çocuklar daha güzel vakit geçirsin hem de çocukların bir evcil hayvan sorumluluğu kazanması için evcil hayvan edinmeye başladı. Evde alerjik astım, alerjik nezle ve egzaması olanlar biraz tedirgin. Bu nedenle de alerji yapmayan kedi ve köpek araştırıyor. İnternetten alerji yapma olasılığı düşük olan kedi ve köpek edinmeye çalışıyor. Peki alerji yapmayan kedi veya köpek var mı? Bu konuyu sizler için yazdık. 

Kedi Alerjisi Nedir?

Kedi okşadığınızda veya sevdiğinizde burun akıntısı, kaşıntısı, hapşırma başladıysa gözlerinizde sulanma ve kaşıntı olduysa ve kedinizle oynadıktan sonra hapşırmayla birlikte ve nefes darlığı hırıltılı solunum yaşıyorsanız muhtemelen kedi alerjiniz var demektir. Kedi alerjisi, iş, okul,  günlük hayatınızı ciddi şekilde etkiler. Ortamda kedi bulanmasa bile daha önce kedi bulunan ortamlarda, özellikle kapalı ortamlarda, kedi alerjenine maruz kalma olasılığı olduğundan sürekli alerji semptomları yaşayabilirsiniz.

Kedi Alerjisi Belirtileri Nelerdir?

Kedi ve köpek alerjisine bağlı oluşan şikayetler, bireyin duyarlılığına ve kedi  alerjenlerine maruz kalma düzeyine bağlı olarak hafif ile ağır arasında değişir. Bu şikayetler, alerjik kişilerin maruz kaldıktan sonra semptomların ne kadar çabuk gelişeceğini de etkileyebilir. Kedi hassasiyeti çok fazla olan kişilerde kediye dokunarak veya kedi bulunan bir eve girdikten birkaç dakika içinde, nefes darlığı hırıltı göz kapağında ve dudakta şişlik veya döküntü gibi belirtiler gösterebilir.

Solunum yolu alerjisi nedeniyle kliniğe gelen yetişkinlerin %26’sında kediye karşı %27’sinde köpeğe karşı duyarlı oldukları bildirilmektedir. Alerjik astımın en sık nedenleri arasında ev tozu mite ve polenlerden sonra evcil hayvanlara karşı gelişen alerji 3. Sırada yer alır.

Kedi Alerjisi belirtileri şunları içerebilir:

  • Hapşırma veya burun akıntısı, tıkanıklık ve kaşıntı ile kendini gösteren alerjik rinit,
  • Yüzde sinüslerin olduğu yerlerde ağrı (burun tıkanıklığından kaynaklanan),
  • Öksürme, göğüs sıkışması, nefes darlığı ve hırıltı ile kendini gösteren astım,
  • Gözlerde sulanma, kızarıklık ve kaşıntı ile kendini gösteren alerjik rinit,
  • Deri döküntüleri ürtiker ve anjiyoödem,
  • Kedi-domuz eti sendromu,
  • Alerjik şok.

Bazı kişilerde kedi tarafından yalanmak ve kedi, köpek tarafından çizilmek bile döküntü veya ürtiker anjiyoödem gelişmesine neden olabilir.

Kedi Alerjisine Bağlı Astım ve Alerjik Rinit

Kedi alerjenine doğrudan veya dolaylı olarak maruz kalma, bireyleri hassaslaştırır, sonuçta bu alerjenlere maruz kalma meydana geldiğinde alerjik rinit ve alerjik astımın alevlenmesine neden olur. Kedisi olmayan hanelerden gelen duyarlı çocuklar, yüksek düzeyde kedi sahipliği olan sınıflara yerleştirildiklerinde genellikle alerji belirtilerinde kötüleşme yaşarlar. Bir tatilinden döndükten sonra okulun ilk 2 haftasında görülen astımla ilişkili ilaç kullanımının artması, hayvan alerjisine bağlanıyor. Kedi sahipliği düşük olan sınıflardaki çocuklar bu belirtileri göstermezler.

Kedi Alerjisi Olanlar Domuz Etine de Alerjik Olabilir

Kedi alerjisi olanlarda moleküler alerji testiyle ortaya çıkarılan Fel d 2 molekülüne alerji saptanmışsa domuz etiyle çapraz reaksiyon görülebilmektedir. Domuz etinde de albumin alerjeni bulunmasından dolayı özellikle iyi pişmemiş domuz eti yenmesinden sonra alerjik reaksiyon görülebilmektedir. Kedi alerjisi olanların sosis ve jambon tüketmesi sonucu alerji gelişebilir.

Kedi Alerjisi Olanlarda Alerjik Şok Gelişebilir

Kedi alerjisi olan kişilerde nadir de olsa anafilaksi, yani alerjik şok gelişebilir. Alerjik şok, çok ciddi ve şiddetli bir reaksiyondur ve acil tedavi edilmesi gerekir. Tedavi edilmeyen anafilaksi hayati risk oluşturur. Ayrıca kedi ısırması sonrası alerjik şok gelişen vaka bildirimleri de vardır.

Alerji Yapmayan Kedi Var mı?

Evcil hayvanlara karşı alerji sıklığı son yıllarda artmış ve artmaya da devam etmektedir. Gelişmiş toplumlarda evde evcil hayvan beslenme oranı %60 civarındadır.

Belirli bir kedi veya köpek ırkının “hipoalerjenik” olduğu fikri vardır. Bu fikirle bazı kedi ve köpek ırkı pazarlanarak kazanç elde edilmeye çalışılmaktadır. Alerji yapmayan kedi cinsi, alerji yapmayan köpek cinsi, bilimsel olarak kanıtlanmış hipoalerjenik kedi veya köpek gibi reklamlar kullanılarak bazı evcil hayvanlar yüksek ücretlere pazarlanmaktadır.

Birçok hasta ve aileleri, hayvanı evlerinden çıkarmak zorunda kalmadan, alerjik semptomlarını azaltmak veya ortadan kaldırmak için bu evcil hayvanlar için büyük miktarlarda para harcamaktadır. Amerika’da geçmiş yıllarda genetiği değiştirilerek alerji yapmayan evcil hayvan üretildiği ve  evcil hayvanların alerji üretmediği ve alerjisi olanların %96 oranında evcil hayvana karşı alerji belirtisi oluşturmadığı söylenerek çok yüksek ücretler karşılığına bu evcil hayvanlar pazarlanmıştır. 

Alerji Yapmadığı Söylenen Kedi Türleri Nelerdir?

İnternette alerji yapmayan veya hipoalerjenik kedi türü yazmanız halinde karşınıza çıkan başlıca kedi türleri Sibirya kedisi, Bali kedisi, Bengal kedisi, Birmanya kedisi, Sfenk kedisi, mavi Rus kedisi, Oriental Shorthair, Devon Rex, Cornish Rex ve Javanese kedisi karşınıza çıkacaktır. Hipoalerjenik olarak tanımlanan başka kedilere de rastlamanız mümkündür. Genellikle alerji yapmadığı bildirilen kediler maalesef yüksek fiyatlara pazarlanan kedilerdir. Bu kedilerin alerji yapmadığı doğru mudur? Bilimsel gerçekliği var mı? Sizler için bilimsel gerçekleri anlatmak istiyoruz. Öncelikle kısaca alerji yapmadığı söylenen kedileri tanıyalım.

Sibirya kedisi

Sibirya kedisi

Tüyü olmasına rağmen daha az Feld 1 alerjeni ürettiği söylenir.

Balinese kedisi (Bali kedisi)

Balinese kedisi (Bali kedisi)

Siyam kedisine benzerliği ile dikkat çeken ve dilimizde Balili kedilerin de daha az kedi alerjeni salgıladığı bildirilmektedir.

Bengal kedisi

Bengal kedisi

Daha az tüy dökmesi ve daha az alerjen salgıladığı söylenmektedir. Bilimsel bir çalışma yoktur. Dünyanın en pahalı kedileri arasında yer alır. Evcil kedi ve vahşi kedinin melezlenmesi ile ortaya çıkan bir kedidir.

Birmanya Kedisi

Birmanya Kedisi

Yumuşak huylu olmasından dolayı aile kedisi olarak bilinen bu kedi türünün de daha az kedi alerjeni oluşturduğu bildirilmektedir.

Sfenk Kedisi

Sfenk Kedisi

Tüysüz olması nedeniyle daha az tüy dökmesi daha az alerji oluşturduğunu düşündürmektedir.

Russian Blue

Russian Blue

Mavi Rus kedisinin de daha az kedi alerjeni salgıladığı bildirilmiştir. Erkek cinslerin daha çok alerji oluşturdukları bildirilmiştir.

Oriental Shorthair

Oriental Shorthair

Kısa tüyleri olması ve daha az tüy dökmelerinden dolayı daha az alerji yaptığı söylenir.

Devon Rex

Devon Rex

Hipoalerjenik ve uysal kedi grubunda tanımlanmaktadır.

Cornish rex

Cornish rex

Hipoalerjenik olduğu bildirilen bu kedi çok uysal olmadığı için ailelere çok da önerilen bir kedi değildir.

Javanese kedisi

Javanese kedisi

Bu kedi türünün de alerji yapma potansiyeli düşük olarak bildirilmektedir.

Hipoalerjenik Bir Evcil Hayvan İçin Bilimsel Kanıt Var mı?

Evcil hayvanlarının gen mutasyonları yoluyla daha düşük alerjenik miktarlarda evcil hayvan tüyü ürettiğini iddia ediliyor. Bu fenotipe ulaşmak için genetik mühendisliği kullanmak yerine, doğal olarak genetik kusura sahip seçilmiş hayvanlar ile başardıklarını bildirmişlerdir.  Açıklanan bilimsel mantık; genlerdeki mutasyon sonucu alerjiye neden olan alerjenlerin (Fel d 1 ve Can f 1) alerji yapmayacak hale getirdikleri yönündendir.

Bununla birlikte, Amerikan Alerji, Astım ve İmmünoloji Akademisi ve Amerikan Alerji, Astım ve İmmünoloji Koleji dahil olmak üzere profesyonel kuruluşların web siteleri, bu iddiaları çürüten referanslara atıfta bulunmaktadır. Amerikan Alerji, Astım ve İmmünoloji Akademisi web sitesindeki kaynaklarda “gerçek anlamda hipoalerjenik türlerin olmadığı” belirtilmektedir. PubMed’in İnternet aramalarında “hipoalerjenik evcil hayvanlar” kavramını destekleyen kanıt bulunmamaktadır.

Kedi Alerjisinin Nedenleri

En önemli neden genetik yatkınlıktır. Anne veya babada alerjik hastalık varsa çocukta alerjik hastalık olma olasılığı çok yüksektir. Kedi alerjisi özellikle astım, alerjik nezle ve egzaması olanlarda daha fazla oranda görülmektedir. Diğer hayvanlara karşı alerjik olanlarda kedi alerjisi gelişme olasılığı da çok yüksektir.

Yaşamın ilk yılında kedi olması, 18 yaşında kedi alerjenlerine duyarlılığı azaltmaktadır.

Kedi Alerjisi Yapan Alerjenler

Evcil kedi tüyüne alerji dünya çapında alerjik astımın en önemli nedenlerinden biridir. Kedi alerjisi olan hastaların% 90 ile % 95’inde kandan veya ciltten yapılan alerji testinde kedi tüyüne karşı hassasiyet saptanmaktadır.

Kedinin tüylerini yalaması ve deride bulunması nedeniyle kedinin tüm alerjenleri kedi tüyünde bulunmaktadır.  Sonuç olarak kedilerin alerjenleri; tükürüklerinde, deri döküntülerinde, idrarlarında ve kedi alerjenleri bulaşmış kedi tüyünde bulunmaktadır. Kedilerin tüyleri ve deri döküntüleri alerjiden sorumludur. Kedi alerjenleri yatak döşemeleri ve halılarda bulunur.

Erkek Kediler Dişi Kedilere Göre Daha Alerjiktir

Erkek kedilerin, Fel d 1 alerjeni dişi kedilere göre daha yüksek ürettiği bilinmektedir. Bu nedenle erkek kedilerin kısırlaştırılması alerjen miktarını azaltıp azaltmadığına yönelik çalışma yoktur.

Kediye Alerjiniz varsa diğer hayvanlara alerji gelişme potansiyeliniz yüksektir

Bir evcil hayvana karşı alerjisi gelişenlerin %75’inde 14 kat daha fazla oranda diğer hayvanlara da duyarlı olma olasılığı vardır. Bu nedenle bir evcil hayvana karşı alerjiniz varsa beslemek istediğiniz hayvana alerjim yok diye sevinmeyin. Çünkü ilerde alerji gelişme potansiyeli çok yüksektir.

Kedi alerjenleri her yerde olabilir

Kedi içeren evlerde kedi alerjen seviyeleri önemli ölçüde daha yüksek olsa da,  okullar, sinemalar, motorlu taşıtlar, uçaklar ve hastaneler gibi kedileri barındırmayan ortamlarda da mevcuttur. Kediye alerjisi olan çocukların evde kedi olmamasına rağmen kedi alerjeniyle karşılaşmasına bağlı alerji belirtileri ortaya çıkabilmektedir. Bunun nedeni kedisi olan çocuklarla okulda temas edilmesi veya birçok ortamda kedi alerjenlerinin olmasından kaynaklanmaktadır. Bu nedenle kedi ve diğer evcil hayvan alerjenlerinin birçok ortamda olabileceği bilinmelidir.

Kedi Alerjisi Teşhisi Nasıl Konulur

Alerjiniz olduğundan kuşkulanıyorsanız, doğru tanı ve tedavi için bir alerji uzmanına başvurmanız gerekir. Kedi ve köpek ile temas veya kedi ve köpeğin bulunduğu ortamlarda şikayetiniz olması son derece önemlidir. Bu şikayetlerin Kedi ve köpeğe bağlı olduğunu bulmak için alerji hekimleri tarafından alerji testlerinin yapılması gerekir.

Deri Prick Testi

Deri prick testi,  kedi ve köpek alerjisi teşhisi için kullanılan en yaygın testtir.  Deri prick testleriyle kedi ve köpek alerjisi tanısı genellikle konulur ama bazen kandan bakılan testler de kedi ve köpek alerjisi tanısında kullanılabilir.

Serum spesifik IgE Testi

Kedi alerjisi şüphesi olan kişinin tıbbi geçmişi ve deri testi sonucu çelişkili olduğunda, cilt testleri yapılamadığında, tanıyı desteklemek için ve immünoterapi öncesi serumda kediye spesifik IgE testi yapılabilir.

Moleküler Alerji Testi

Özellikle çok sayıda alerjene alerjisi olanlarda kullanılması faydalı sonuç veren bir testtir. Gerçek alerjilerin ortaya konulması, çapraz reaksiyonların ortaya çıkarılması için yapılan bir testtir. Moleküler alerji testi ile gerçek alerjiler saptanabilir ve diğer hayvanlara çapraz reaksiyon olup olmadığını ortaya çıkarılabilir. Bu test ile kedinin alerjenlerin hangi moleküller olduğu saptanabilir. Kedinin alerjeni, kedinin tüyü, tükürüğü ve idrarında olup olmadığı alerjenin moleküllerinin tespit edilmesiyle ortaya çıkarılabilir. Alerji aşısında hangi alerjenlerin kullanılması gerektiği ortaya çıkabilmektedir. Kedi ve köpeğe alerjisi olan bir kişide alerjenin nedeni kedi olabilir ve köpekteki alerji çapraz reaksiyon nedeniyle olabilir. Bu  durumda moleküler alerji testiyle ortaya çıkarılarak sadece kedi alerjisine aşı yapılmasıyla kedi ve köpeğe karşı olan alerji tedavi edilebilir. Ayrıca kedi alerjisinin ciddiyeti de bu test ile ortaya çıkarabilir. Moleküler alerji testi bize hastalığın ciddiyeti hakkında önemli bilgi sağlar.

Evcil Hayvanlara Alerjiniz Şiddetli Astımın Belirtisi Olabilir

Kediler, köpekler ve atlara karşı özel IgE yüksek seviyede ise, her üç hayvana birden hassasiyet mevcutsa bu durum şiddetli astımın olduğunu düşündürebilir.

Evcil Hayvan Alerjisi Olanlar nasıl Tedavi Edilir?

Evcil hayvan alerjisini tedavi etmenin en etkili yolu, evcil hayvanı evden çıkarmaktır; ancak hastalar ve aileleri, evcil hayvanlarını bir “aile üyesi” olarak gördükleri için bunu genellikle reddederler.  Evcil hayvan sahibi olmayanlar da dahil olmak üzere% 90’dan fazlası, bir evcil hayvanın daha “tatmin edici bir yaşam tarzına” katkıda bulunduğuna inanmaktadır. Bu, hastaları evcil hayvanlarını evlerinden çıkarmaya ikna etmenin zorluğunu açıklar.

Yayınlanmış hiçbir literatür “hipoalerjenik” kedi ve köpeklerin var olduğunu göstermediğinden, evcil hayvan sahiplerinin alerjenik tehlikeye maruziyetlerini azaltmak için etkili yaşam tarzı değişiklikleri uygulaması gerekir.

Kediyi evden göndermek

Kedi alerjisi olan bir birey için ilk seçenek, evcil hayvanı ya ondan vazgeçerek ya da dışarıda tutarak evden çıkarmaktır, ancak bu öneri çoğu zaman bazı veteriner hekimler tarafından teşvik edilmez ve evcil hayvan sahipleri tarafından buna uyulmaz. Ek olarak, bir evdeki genel alerjen konsantrasyonu, bir evcil hayvanın çıkarılmasıyla muhtemelen azalacak olsa da, seviyeler, alerjik duyarlılığı önleyecek kadar yeterince azalmayabilir. En az 6 ay evin içindeki alerjenler mevcut olabilir.

Evin Temizliği

Diğer bir strateji, kapsamlı ev temizlik rejimlerini, yatakların üstünü örtmeyi, evdeki halıların kaldırılmasını ve sıkı dokunmuş antialerjik yatak ve yastık kılıfların kullanılmasını içerir. Bununla birlikte, bu tür müdahalelerin uygulanması gerçekçi değildir, pahalıdır ve klinik faydaları düşük olabilir.

Evcil hayvanın yatak odasına girmesi önlenerek alerjen içermeyen bir odanın olması sağlanabilir.

HEPA filtreli hava temizleyici kullanımı hayvan epiteline maruz kalmanın azaltılması için etkili bir önlem olabilir.

Kuvvetli vakum özelliği olan ve HEPA filtreli elektrik süpürgesi önerilebilir.

Evcil hayvanı olan kişilerle temasın azaltılması önerilebilir

Sodyum hipoklorit ve tannik asit gibi kimyasallar ile ev temizliği yapılmalıdır.

Kedinin Yıkanması

Düzenli olarak bir kedi veya köpeği yıkamak, evcil hayvanın barındırdığı alerjen miktarını azaltır. Bununla birlikte, düzenli banyo yaparak alerjen seviyelerini düşürmenin yararlı etkileri kedilerde alerjen yükünün hızlı bir şekilde birikmesi nedeniyle köpeklere göre daha düşüktür. Haftada en az 2 kez yıkamak, kedi alerjeni Fel d 1’de azalma yaptığı saptanmasından dolayı, önerilebilir

Kedi tüyündeki alerjenleri kapsülleyen losyonların kedi tüyüne uygulanması önerilebilir.

Hipoalerjenik Kedi Yoktur

“Hipoalerjenik” bir hayvan kavramı bilimsel kanıtlarla desteklenmemektedir; bu nedenle, evcil hayvan tüyü alerjisini önlemeye yönelik daha yerleşik uygulamaların uygulanması düşünülmelidir. Aslında alerji yapmayan kedi yoktur sadece pazarlama taktiği ile daha yüksek ücretlerle pazarlama taktiği yapılmaktadır.

Kediye Alerjiniz Varsa Alerji Aşısıyla Kedinizle Yaşayabilirsiniz

Kediye karşı alerjiniz varsa ve alerji belirtileri varsa, alerji aşısı alerjinizi tedavi edebilir. Kediye karşı alerji aşısı enjeksiyon şeklinde ve dil altı aşı şeklinde iki türlü olarak yapılabilir. Türkiye’de dil altı aşısı günümüzde mevcut olmadığı için enjeksiyon şeklinde aşı yapılmaktadır.

Alerji aşısının gerekliliğine ve tedavisine alerji uzmanları karar vermelidir. Bu tedavi, doğumdan 18 yaşına kadar çocuk alerji uzmanları ve 18 yaşından büyüklere de alerji uzmanları tarafından yapılmalıdır. Alerji testinde birçok evcil hayvana ve birçok maddeye alerjinizin olması durumunda moleküler alerji testi yapılması faydalı olacaktır. Moleküler alerji testiyle gerçek alerjiler saptanarak çapraz reaksiyona bağlı alerjiler belirlenebilir. Bunun sonucu olarak çok daha etkili alerji aşıları ile tedavi yapılabilir.

Alerji aşısının etkisi 6 ay ile 12 ay içinde kendini göstermektedir. Öncelikle haftada bir yapılıp giderek ara açılarak ayda bir yapılan tedavi 3 ile 5 yıl uygulanmaktadır. 12 ay içinde başarılı olmazsa aşı tedavisi kesilmektedir. Başarı oranı yüksek olan bu tedavi ile kedinizden ayrılmak zorunda kalmayabilirsiniz. Boşu boşuna hipoalerjenik kedi bulmaya çalışmanıza gerek yok. Alerjiniz varsa tedavisi alerji aşısıdır. Hipoalerjenik kedileri hiçbir alerji derneği önermemektedir. Bu nedenle tavsiyemiz hipoalerjenik kedi olduğuna inanmamanız ve alerji aşısı yaptırmayı düşünmeniz.